Error: Your upload path is not valid or does not exist: /home/gencyese/public_html/wp-content/uploads Savaşa Katılan Sahabe Hanımlar
Ev / Blog / Savaşa Katılan Sahabe Hanımlar

Savaşa Katılan Sahabe Hanımlar

Savaşa Katılan Sahabe Hanımlar

Ümmü Umare: Hicret’den 40 sene önce Medine-i Münevvere’de dünyaya gelen Ümmü Umare’nin asıl adı Nüseybe olup ” Ümmü Umare” onun künyesidir.  Babası Ka’b b. Amr; annesi de Abdullah b. Habib’in kızı Rebab’dır.

Nüseybe Uhud Harbinde: Nüseybe, Uhud harbine kocası Zeyd, oğulları Habib ve Abdullah ile birlikte katılmıştı. O, müslümanlar ne durumda diye, yanına bir kırba su alıp Uhud’un yolunu tutmuştu. Harp meydanı geldiğinde, çatışmanın bütün şiddetiyle devam ettiğini görmüştü. Üstünlük, her bakımdan müminlerdeydi. Bir ara ahsabta bir geyşeme ve çözülme baş gösterdi. Askerin sevk-u idaresi, kontrol dışına çıkmış, birçok kimse ne yapması gerektiğini şaşırmıştı. Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem’in etrafında ancak on kişi kalmıştı. Bunlarda dördü; Ümmü Umare, kocası ve oğulları idi. Onlar Resullah’ın etrafıdan bir koruma çemberi teşkil ederek, gelen düşmanları püskürtmekteydi. Ashab’ın bu perişanlığından faydalanan müşrik İbni Kamile, Resul-i Ekrem’e saldırıyordu. Onun mübarek yüzünü yaralayıp iki tane dişini kıran bu bedbahtın üzerine Ümmü Umare’nin saldırışı, kükremiş selin bendini yıktığı hali andırıyordu.

Bu arada omuzuna kılıcı ile vuran İbni Kamile onu ağır bir şekilde yaraladı. O aldığı bu yarayı bir senede ancak tedavi edebilmişti. O, Uhud harbinde, mızraktan tutan da kılıç yarasına varasıya kadar, on üç yara almıştı. Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem Abdullah b. Kab radıyallahu anhı Ümmü Umare’nin evine gönderip halini sordurmuştu. Abdullah, hastanın iyiliğine doğru gittiğini haber verince Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem çok sevinmişti.

Ümmü Süleym: Medineli olup Neccar oğullarından Halid oğlu Milhan’ın kızıdır. Annesi Müleyke binti Maliktir. İsmi hususunda değişik beyanlar vardır. Rumeysa, Gumeysa adları rivayetlerin başında gelmektedir. İlk defa Malik b. Nadr ile evledi ve bundan Enes b. Malik dünyaya geldi.

Ümmü Süleym’in Cesaret Ve Şecaati: Cesaretli bir hanımdı. Müşriklerle harp olduğunda savaşa katılmayı arzu ederdi. Huneyn harbine, oğlu Abdullah’a hamile olduğu halde, katılmış ve büyük hizmetler başarmıştır. Uhud harbi günü, beline bir hançer takıp savaşa katıldı. Resul-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem’in yanına kocası ile birlikte vardılar. Ebu Talha: ” Ey Allahın Resulü, Ümmü Süleym’in yanında hançer var” diye durumu haber verdi. Ümmü Süleym:” Ya Resulullah, onun üzerime aldım ki, müşriklerden bir düşman yanıma yaklaşacak olursa karnını yaracağım. Etrafınızdan dağılıp kaçanları da öldürebilir miyim?” dedi. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem güldü ve -” Ya Ümmü Süleym, Allah onlara yeter ve her şeyi güzel yapar”buyurdu. O, harbin devamı müddetince bir o tarafa bir bu tarafa koşuyor; yaralıların sargı ve tedavi işleriyle meşgul oluyor, susayanların hararetini gideriyor ve çaresiz kalanların imdadına koşuyordu. Gerektiği zaman hançerini çekip düşmanı haklıyordu.

Ümmü Haram: Milhan b. Halid kızı bulunan Ümmü Haram radıyallahu anha İslamiyeti kabul ve Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem’e biatta bulunmuştur. Annesi Müleyke binti Maliktir. İlk kocası Amr b. Kays olup ondan Kays ve Abdullah adında iki oğlu olmuştu. Hz. Osman’ın halife bulunduğu sırada, gönüllü olarak Kıbrıs fethine katılacak olanlardan müteşekkil bir ordu hazırladı. Ashabın ileri gelenlerinden Ebu Zerr-i Gıfari,Ebüd Derda, Ubade b.es-Samit ile zevcesi Ümmü Haram radıyallahu anha da bu harbe katılanlar arasında idi. Abdullah b. Kays, bu ordunun kumandanlığına getirilmiş bulunuyordu.

Mısır valisi Abdullah b. Sa’d da gemilerle bu sefere katıldı. Yapılan muharebe sonunda Kıbrıs, düşman elinden alındı. Fethi tamamlamak için, Kıbrıs’ın içinde karadan yola devam edilmesi gerekiyordu. Ümmü Haram radıyallahu anha’ya binmesi için bir katır getirildi. O, katıra bineceği sırada, yere düşerek boynu kırıldı. Aldığı derin yaradan kurtulamayıp bu yolda hayatını kaybetti. Yıllarca evvel Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellemin gördüğü rüya, rü’yet sahasına çıkarken duası da hedefini bulmuş oluyordu.

Ümmü Atiyye: Medine’li bulunan Ümmü Atiyye’nin ismi Nesibe’dir. Babası, Harisdir. Ümmü Atiye onun künyesidir. O, Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem birlikte yedi savaşa katılmış ve yararlıklar göstermiştir. O, savaşta mücahitlerin yemeğini pişirir, yaralananları tedavi eder, hastalara hizmette bulunurdu. Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellemin kızı Hz. Zeynep vefat ettiğinde onu yıkamak vazifesini kendisine verilmiştir. Ümmü Atiyye radıyallahu anha Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellemden 40 hadis rivayet etmiş bulunmaktadır.

Ümmü Hakim binti Haris: Haris b. Hişam’ın kızı olup annesi Fatıma binti Velid b. el-Muğire’dir. O, Ebu Cehil’in oğlu İkrime ile evlenmiştir. İkrime, aynı zamanda Ümmü Hakim’in amcazadesidir. Ümmü Hakim radıyallahu ahna Mekke fethi günü müslüman olmuş. Kocası İslamiyete ve müslümanlara karşı yaptığı şiddetli düşmalıklarını hatırlayarak, Yemen tarafına kaçmıştı. İkrime daha sonra müslüman oldu. İkrime radıyallahu anha Yermük muhabersinde şehit olmuştu. Ümmü Hakim radıyallahu anha ölüm iddetini bekledikten sonra Halid b. Said radıyallahu anha ile nikahlandı.

O sırada ”Ecnadeyn” vak’ası ortaya çıkmıştı. Nikahlısını da alarak savaşa katıldı. Orada bulunan bir çadırda o akşam düğünleri olmuştu. İslam askerleri ile müşrikler arasında kıyasıya bir savaş başlamıştı. Ümmü Hakim’in eşi Halid radıyallahu anha kalbine geldiği ve karısına söylediği gib şehid olmuştu. Ümmü Hakim radıyallahu anha üstündeki gelinlikle ve elindeki çadır direği iel savaşa katılmış; kükremiş dişi bir arslan gibi harp sahasına yürümüştü. Elindeki direği, sağa sola savuruyor ve karışısına çıkanın tepesine hınçla indiriyordu. Böylece, yedi düşman askerini öldürmüş ve bir çoğunu saf dışı bırakmıştı.

Ümmü Sinan el Eslemiye: Ümmü Sinan radıyallahu anha hicretten sonra müslüman olmuş ve Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem’e biatta bulunmuştur. Hayber savaşının hazırlığı yapılırken Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in huzuruna gelip:” Ey Allah’ın Resulü, seninle birlikte savaşa çıkmak istiyorum. Orada su kırbası tamir eder, hasta ve yaralı tedavisinde bulunurum” demişti. Resulullah sallallahu aleyhi ve selllem:” Allah’ın berekti üzerine çık(ıp varasın). Senin için kadın arkadaş da var. Dilersen kavminle birlikte, dilersen bizim beraberimizde (savaşa katılırsın) ” buyurdu. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem:” O halde zevcem Ümmü Seleme ile beraber bulun” buyurdu. Ümmü Sinan radıyallahu anha harbe katıldı ve büyük hizmetler gördü. Cihad ile ebedi hayat saadetine açılan kapıyı buldu.

Esma binti Yezid: Yezid b. Seken kızı bulunan Esma, Hicret’ten sonra İslam diniyle müşerref olmuştur. Kadın sahabeler arasında fasih konuşması ve açık ifadesi ile şöhret yapmıştı. Onun zekasının kuvveti kadar cesaret ve şecaati de çok ileride idi. Hicretin on beşinci yılında Yermuk muharebesinde katılmış ve yararlıklar göstermişti. Eline geçirdiği bir çadır direği ile savaş alanına dalmış ve dokuz düşman askerinin leşini yere sermişti.

Medineli müslüman kadınlar Esma radıyallahu zeki,açık ifadeli ve akli kemale sahip olduğunu bildikleri için tek olarak onu Efendimiz sallallahu aleyhi ve selleme göndermişler ve kendiler adına bazı hususların dile getirilmesini, Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellemden öğrenilmesi gereken şeyleri sormasını rica etmişlerdi. Hz. Esma radıyallahu anha Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellemden 81 hadisini rivayet etmiş bulunmaktadır. Onun hangi tarihte ve nerede vefat ettiği bilinememektedir.

Ali Haydar Efendi Kuddise Sirruhu’dan 10 Nasihat

hakkında Emrah SARGIN

Emrah SARGIN

Ayrıca kontrol et

GENÇLERİN OKUMASI GEREKEN KİTAPLAR

GENÇLERİN OKUMASI GEREKEN KİTAPLAR-2

TAŞLARI KONUŞTURAN ADAM: MÜRSEL GÜNDOĞDU -Aşkını taşlara kazıyan ve inancının temel esaslarını ölümsüz eserlerine nakşetmeyi …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir